Amaçlar
Bu üniteyi çalıştıktan sonra;
• bilgisayar Destekli Eğitimin tanımını yapabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimin gelişimini anlatabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitim uygulamalarını sıralayabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimin yarar ve sınırlılıklarını sayabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimde öğretmenin rolünü açıklayabileceksiniz.
İçindekiler
• Giriş
• Bilgisayar Destekli Eğitim
• Eğitimde Bilgisayar Kullanımının Tarihsel Gelişimi
• Bilgisayar Destekli Eğitimin Yararları
• Bilgisayar Destekli Eğitimin Sınırlılıkları
• Bilgisayar Destekli Eğitimde Öğretmenin Rolü
• Bilgisayar Destekli Eğitimde Uygulamalar
• Özet
ÜNİTE 8
Bilgisayar Destekli Eğitim
Yazar
Yrd.Doç.Dr. Ferhan ODABAŞI
A N A D O L U Ü N İ V E R S İ T E S İ
• Değerlendirme Soruları
• Ek Okuma Kaynakları
• Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar
Çalışma Önerileri
• Bu üniteyi çalışmadan önce bilgisayara ilişkin temel kavramları
öğreniniz.
• Bir öğretmen olarak Bilgisayar Destekli Eğitimden nasıl yararlanabileceğinizi
meslektaşlarınızla tartışınız.
1. Giriş
Yirminci yüzyılın sonlarına yaklaştığımız şu yıllarda bütün toplumlar hemen her
alanda köklü değişimler yaşamaktadırlar. Bilim ve teknolojideki "günlük" atılımlar,
toplumların yapısını özellikle de eğitim sistemlerini etkilemektedir. Eğitimi daha
verimli ve etkili hale getirme, yaygınlaştırma ve bireyselleştirme çabaları sonucunda
ortaya çıkan bir yenilik de, Bilgisayar Destekli Eğitim olmuştur. Yirminci yüzyılda
eğitime neredeyse damgasını vuran Bilgisayar Destekli Eğitim, eğitimde en güncel
uygulamalardan birisi olma niteliğini günümüzde de sürdürmektedir.
Bu ünitede Bilgisayar Destekli Eğitimin yapısı, işleyişi ve uygulamalarını inceleyecek
ve bu sistemde öğretmenin rolünü tartışacağız.
2. Bilgisayar Destekli Eğitim
Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ve eğitime verilen önemin artmasıyla, eğitim
sorunlarının çözümünde teknolojik olanaklardan yararlanmak kaçınılmaz hale gelmiştir.
Bu teknolojik olanaklardan birisi olan bilgisayar, içinde yaşadığımız yüzyılın
temel kültür öğelerinden biri olup, kullanımı hızla yaygınlaşan bir araç haline
gelmiştir. Günümüzde bilgisayarı tanıma kaçınılmaz bir olgu haline gelmiştir. Öyle
ki, bilgisayarı tanıma, çağdaş bir insan için, okur-yazarlık gibi etkinlik sayılmaktadır.
Bilgisayar Destekli Eğitime yol açan olgular nelerdir?
Eğitim isteğinin artması, öğrenci sayısının ve bilgi miktarının çoğalması, öğretilecek
içeriğin karmaşıklaşması ve bireysel eğitimin önem kazanması gibi nedenlerle
bilgisayarın eğitimde kullanılmaya başlaması, Bilgisayar Destekli Eğitim uygulamalarını
başlatmıştır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin tanımını verebilir misiniz?
Bilgisayar Destekli Eğitimin çeşitli tanımları verilmektedir. Bu tanımlardan ilkine
göre Bilgisayar Destekli Eğitim bilgisayar teknolojisinin öğretim sürecindeki uygulamalarınını
herbiridir. Bu uygulamalar bilgi sunmak, özel öğretmenlik yapmak,
bir becerinin gelişmesine katkıda bulunmak, benzeşim gerçekleştirmek ve sorun çözücü
veri sağlamak olabilir.
Başka bir tanıma göre ise, Bilgisayar Destekli Eğitim, öğrencilerinin bilgisayar sistemine
programlanmış olan dersleri etkileşimde programlanmış olan dersleri etkileşimde
bulunarak, doğrudan alabilmeleridir.
Bu tanımların bir sentezini ise bu ünite için kabul edilecek bir başka tanım vermektedir.
Bu tanıma göre; Bilgisayar Destekli Eğitim, bilgisayarların ders içeriklerini
doğrudan sunma, başka yöntemlerle öğrenilenleri tekrar etme, problem çözme,
alıştırma yapma ve benzeri etkinliklerde öğrenme-öğretme aracı olarak kullanılmasıyla
ilgili uygulamalardır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin temelinde uyarı, yanıt ve pekiştirme öğeleri bulunmaktadır.
Öğrenciye bilgisayara bağlı terminal veya monitörde uyarıcı olarak bilgi
sunulmakta, bu bilgiye ilişkin soruya öğrenci yanıt vermekte, yanıtın niteliğine göre
de kendisine pekiştirme sunulmaktadır. Bu etkinliklerin tekrarı belirli konularda
öğrenci davranışında değişiklik yapmaktadır. Bu da öğrenmenin oluşması anlamına
gelmektedir.
3. Eğitimde Bilgisayar Kullanımının Tarihsel
Gelişimi
Eğitimde bilgisayar kullanımının, yani bilgisayar destekli eğitimin tarihçesini bu
çalışmaya ışık tutması açısından Dünyadaki ve Türkiye’deki gelişimiyle incelemek
yerinde olacaktır.
1950’li yılların sonlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde, Stanford ve Illinois gibi
gelişmiş üniversitelerde, bilgisayar yönetsel amaçlarla kullanılmaktaydı. 1960’lı ve
1970’li yıllarda maliyeti daha düşük bilgisayarların devreye girmesiyle, eğitim uygulamaları
ile ilgili projeler de geliştirilmeye başlanmıştır. Bu projelerden en önemlileri
IBM 1500, PLATO ve TICCIT sistemleridir.
Florida Eyalet Üniversitesi’nce gerçekleştirilen IBM 1500 projesi ile önceleri üniversite
düzeyinde bilgisayar destekli fizik ve istatistik öğretimi, daha sonraları 1960’ların
ortasında ise okuma ve matematik becerilerinin yükseltilmesine ilişkin öğretim
yapılmıştır.
Bilgisayarın eğitimde kullanılmasına ilişkin ilk geniş kapsamlı proje sayılabilen
PLATO ise İllinois Üniversitesince, Control Data Corporation işbirliğiyle gerçekleştirilmiştir.
Projenin amacı, üniversitelerde değişik disiplin alanında öğrencilerin bilgisayar
destekli öğretim gereksinimini karşılamaktır. Plato sistemi yıllardır başarı
ile uygulanmakta ve günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. TICCIT sistemi ise,
1977’de Texas ve Brigham üniversitelerince ortaklaşa geliştirilen ve özellikle Matematik
ve İngilizce derslerine yer veren bir projedir.
Amerika’daki bu projelerin etkisiyle, 1970’li yıllarda İngiltere, Fransa ve Federal Almanya’da
bilgisayar destekli öğretim konusunda aşamalar kaydedilmiştir. İngiltere’de
1980 yılında yürülüğe konulan "Mikro-Elektronik Eğitim Programı; Fransa’da
1983’te "100.000 Bilgisayar" hedefinin belirlenmesi ve bu hedefe kısa sürede varılması
üzerine 1985’te "Herkes için İnformatik" programının başlatılması; Federal Almanya’da
1975’te orta öğretimin üst kademelerine bilgisayar eğitimi verilmesi ve
daha sonra alt kademelerine de yaygınlaştırılması bu gelişmelere örnek olarak verilebilir.
Bilgisayar Destekli Eğitimin Türkiye’deki gelişimi nasıl olmuştur?
Günümüzde bilgisayarlar ve bunlara dayanan teknolojiden eğitimde yararlanılması
Türk Eğitim sisteminde de üzerinde çok durulan bir konu haline gelmiştir. Türkiye’de
1984 yılından beri bilgisayar destekli eğitimin eğitim ve öğretim kurumlarında
uygulanması gündemdedir.
Ancak bilgisayar destekli eğitim uygulaması, daha önceleri eğitim teknolojisinin
önemini vurgulayan ve eğitimin her kademesinde eğitim teknolojisinin işe koşulmasını
öngören Dördüncü ve Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planlarında ve Milli Eğitim
Temel Kanununun her derecede ve türdeki eğitim programlarının yöntem araç
ve gereçlerin bilimsel ve teknolojik esaslara, yeniliklere, ihtiyaçlara göre geliştirileceği
belirtilen 13. maddesinde temelini bulmuştur.
1984 yılında Türkiye’de ortaöğretim kurumlarına 1100 mikrobilgisayar alınmış ve
bilgisayar eğitimine başlanmıştır. Daha sonraları ise bilgisayar eğitimi yerine bilgisayarın
bir eğitim aracı olarak kullanıldığı bilgisayar destekli eğitim uygulamalarının
başlatılması uygun görülmüştür. 12-13 Ekim 1987 tarihlerinde İstanbul’da "Türkiye’de
Bilgisayar Destekli Eğitim Konferansı" düzenlenmiştir.
Türkiye’de bilgisayar destekli eğitim çalışmaları ilk olarak bu konferansta bilgisayar
destekli eğitim konusunda devlet eğitim sektörü temsilcileri ve yabancı uzmanlar
görüş alışverişinde bulunmuşlardır. Aynı toplantıda dönemin Başbakanı tarafından
belirtilen "Bilgisayar Destekli Eğitimde Bir Milyon Bilgisayar" hedefi Türkiye’de
bilgisayar destekli eğitime verilen önemin bir göstergesi olmuştur.
Bilgisayar destekli eğitim konusunda 5-6 Ağustos 1989 tarihlerinde İstanbul’da toplanan
"BDE Birinci Danışma Kurulu’nda uygulama modeli, yazılım, öğretmen yetiştirme,
donanım ve BDE deneme planlanması konuları tartışılmıştır. 26-27 Haziran
1990 tarihlerinde İstanbul’da toplanan "BDE Projesi Değerlendirme ve Danışma
Kurulu II. Toplantısı’nda ise Bakanlığın hedefleri doğrultusunda BDE’e yapılan ve
yapılacak yatırımlar görüşülmüştür.
Bilgisayarın eğitimde kullanılma çalışmalarının başlatıldığı 1984-1990 yılları arasında
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaöğretim kurumlarında yaklaşık 5000 adetlik
bir bilgisayar potansiyeli oluşturulmuştur. Mart 1990’da Milli Eğitim Bakanlığı
ile Dünya Bankası arasında imzalanan Milli Eğitim Projesi ile ortaöğretimdeki bilgisayar
adedinde artış olduğu kuşkusuzdur. Çünkü hedeflerinden biri yeni enformasyon
ve iletişim teknolojilerinin eğitim sistemine uygulanması olan bu proje çerçevesinde
53 lisede bilgisayar okur-yazarlığı ve bilgisayar destekli eğitim hedeflenmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaöğretim kurumlarında bilgisayarların
eğitimde kullanılmasına verilen önem, özel öğretim kurumlarına da yansımıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim kurumları Genel Müdürlüğü’nün 14 Ağustos
1991 tarih ve 60606 sayılı yazısı ile özel okul ve dersanelerde bilgisayarın eğitim-öğretim
ve yönetim faaliyetlerinde kullanılması gerekli görülmüştür.
Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı, bilgisayar destekli eğitimin önemli bir bütünleyici
olan yazılım konusunda da önemli aşamalar kaydetmiştir. 1989-1990 öğretim
yılında 37 ders için 2000 saatlik yazılım gerçekleştirilmiştir. 1990-1991 dönemi için
gerçekleştirilmesi öngörülen yazılım ise 5000 saatttir. Günümüzde Milli Eğitim Bakanlığınca
geliştirilen birçok ortak proje ile Bilgisayar Destekli Eğitimin yaygınlaştırılması
ve geliştirilmesi sürmektedir.
4. Bilgisayar Destekli Eğitimin Yararları
Kuşkusuz her yöntem ya da sistem bünyesinde yarar ve sınırlılıkları bir arada taşır.
Bir yöntemin yarar ve sınırlılıklarının bilinmesi ise o yöntemi uygulamak isteyenlere
ışık tutar. Dolayısıyla bu ünitede Bilgisayar Destekli Eğitimin önce yararları, daha
sonra ise sınırlılıkları anlatılacaktır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin yararlarını şöyle sıralamak olasıdır;
• Bilgisayar Destekli Eğitim öğrencilere kendi hızlarında ve düzeylerinde ilerleyebilme
olanağı verir, dolayısıyla bireyselleştirilmiş, öğrenci merkezli bir öğretimin
oluşmasına yol açar.
• Bilgisayar Destekli Eğitim etkileşim sağladığı için en sıkıcı çalışmaları bile ilginç
kılabilir. Renk ve grafik gibi görsel uygulamalar sayesinde öğrenme etkili
kılınır.
• Hem anında dönüt sağladığı için, hem de sağlanan dönüt öğretmeninki gibi
herkesin içinde olmadığı için öğrenciye rahatlık sağlar.
• Benzeşimler sayesinde öğrencilere özgün ortamlar sağlar. Öğrenciler benzeşimler
yoluyla dış dünyaya açılma şansını bulurlar. Sınıf içinde uygulanması
olanaksız ya da tehlikeli olabilecek deneylerin gerçekleştirilmesinde de Bilgisayar
Destekli Eğitim yazılımları kullanılabilir.
• Bilgisayar Destekli Eğitim uygulamaları sayesinde öğretmen zamanını daha
rahat kullanabilir. Yazı tahtasına yazılarak zaman kaybına yol açan araştırma
türü çalışmalar bilgisayar aracılığıyla verilebilir. Öte yandan bir konuyu kaçıran
öğrenci öğretmeni rahatsız etmeksizin, aynı konuyu bilgisayardan işleyebilir.
5. Bilgisayar Destekli Eğitimin Sınırlılıkları
Bilgisayar Destekli Eğitimin sınırlılıkları ise şöyle sıralanabilir;
• Bilgisayar Destekli Eğitimde öğrencilerin bilgisayarla birebir etkileşimde olmaları
öğrenciler arası iletişimi engellemekte dolayısıyla öğrenciler sosyalleşme
sürecinden yoksun kalmaktadırlar.
• Bilgisayar yazılımlarında doğru ile yanlış arasına kesin bir çizgi çizildiği için,
öğrenciden mükemmeliyet beklenir. Bu durumda öğrenciyi yüreklendirecek
ve doğruya yönlendirecek bir mekanizma yoktur.
• Bilgisayarla çalışmak kuşkusuz kitap sayfası çevirerek yapılan çalışmadan
daha zordur. Dolayısıyla Bilgisayar Destekli Eğitim görecek öğrencilerin önceden
bilgisayar okur yazarlığını kazanmış olmaları gereklidir.
• Bilgisayar Destekli Eğitim yazılımları genellikle yabancı dil ve fen öğretimi
alanlarında yoğunlaşmıştır. Sosyal Bilgiler öğretimi alanında fazla yazılım geliştirilmemesi
bir eksikliktir.
6. Bilgisayar Destekli Eğitimde Öğretmenin Rolü
Bilgisayar Destekli Eğitimin verimliliğini sağlamada önemli rol oynayan etmenlerin
başında öğretmen gelmektedir. Bilgisayar Destekli Eğitim konusunda öğretmenlerin
yaklaşımı ise bu konuda aldıkları eğitime göre biçimlenmektedir. Her teknoloji
gibi bilgisayar da kendi başına bir mucize değildir. Bu teknoloji de insan unsuruna
bağımlı olup, onun yönetimi doğrultusunda iş yapabilmektedir. Dolayısıyla
Bilgisayar Destekli Eğitimde yer alacak öğretmenlerin bu alanda eğitim almış olmaları
gereklidir. Öğretmenler ancak bu eğitimi aldıkları takdirde Bilgisayar Destekli
Eğitim yönetiminde başarılı olabilirler.
Öğretmenlik meslek bilgisi kapsamında, öğretimin verimini arttırmaya ve her öğrenci
için üst düzeyde öğrenmeyi amaçlayan öğretimde denetimi sağlamak için öğretmenin
öğretim etkinliği öncesinde, sırasında ve sonrasında kullanması gereken
kimi nitelikleri de olmalıdır. Bu nitelikler Bilgisayar Destekli Eğitime aktarıldığında
karşımıza çıkan tablo şöyle olacaktır;
• Öğretmen, yardımcı bellek birimlerinde ortaya çıkabilecek bir arızayı teşhis
edip, sorumlulara telefonla aktarabilecek düzeyde, teknik terimleri
öğrenmiş olmalıdır.
• Öğretmen telefon veya yazıyla kendisine iletilen ve silme, kopyalama gibi
basit işlemlerden oluşan bir süreci gerçekleştirebilecek beceri düzeyinde
olmalıdır.
Bu üniteyi çalıştıktan sonra;
• bilgisayar Destekli Eğitimin tanımını yapabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimin gelişimini anlatabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitim uygulamalarını sıralayabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimin yarar ve sınırlılıklarını sayabilecek,
• bilgisayar Destekli Eğitimde öğretmenin rolünü açıklayabileceksiniz.
İçindekiler
• Giriş
• Bilgisayar Destekli Eğitim
• Eğitimde Bilgisayar Kullanımının Tarihsel Gelişimi
• Bilgisayar Destekli Eğitimin Yararları
• Bilgisayar Destekli Eğitimin Sınırlılıkları
• Bilgisayar Destekli Eğitimde Öğretmenin Rolü
• Bilgisayar Destekli Eğitimde Uygulamalar
• Özet
ÜNİTE 8
Bilgisayar Destekli Eğitim
Yazar
Yrd.Doç.Dr. Ferhan ODABAŞI
A N A D O L U Ü N İ V E R S İ T E S İ
• Değerlendirme Soruları
• Ek Okuma Kaynakları
• Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar
Çalışma Önerileri
• Bu üniteyi çalışmadan önce bilgisayara ilişkin temel kavramları
öğreniniz.
• Bir öğretmen olarak Bilgisayar Destekli Eğitimden nasıl yararlanabileceğinizi
meslektaşlarınızla tartışınız.
1. Giriş
Yirminci yüzyılın sonlarına yaklaştığımız şu yıllarda bütün toplumlar hemen her
alanda köklü değişimler yaşamaktadırlar. Bilim ve teknolojideki "günlük" atılımlar,
toplumların yapısını özellikle de eğitim sistemlerini etkilemektedir. Eğitimi daha
verimli ve etkili hale getirme, yaygınlaştırma ve bireyselleştirme çabaları sonucunda
ortaya çıkan bir yenilik de, Bilgisayar Destekli Eğitim olmuştur. Yirminci yüzyılda
eğitime neredeyse damgasını vuran Bilgisayar Destekli Eğitim, eğitimde en güncel
uygulamalardan birisi olma niteliğini günümüzde de sürdürmektedir.
Bu ünitede Bilgisayar Destekli Eğitimin yapısı, işleyişi ve uygulamalarını inceleyecek
ve bu sistemde öğretmenin rolünü tartışacağız.
2. Bilgisayar Destekli Eğitim
Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ve eğitime verilen önemin artmasıyla, eğitim
sorunlarının çözümünde teknolojik olanaklardan yararlanmak kaçınılmaz hale gelmiştir.
Bu teknolojik olanaklardan birisi olan bilgisayar, içinde yaşadığımız yüzyılın
temel kültür öğelerinden biri olup, kullanımı hızla yaygınlaşan bir araç haline
gelmiştir. Günümüzde bilgisayarı tanıma kaçınılmaz bir olgu haline gelmiştir. Öyle
ki, bilgisayarı tanıma, çağdaş bir insan için, okur-yazarlık gibi etkinlik sayılmaktadır.
Bilgisayar Destekli Eğitime yol açan olgular nelerdir?
Eğitim isteğinin artması, öğrenci sayısının ve bilgi miktarının çoğalması, öğretilecek
içeriğin karmaşıklaşması ve bireysel eğitimin önem kazanması gibi nedenlerle
bilgisayarın eğitimde kullanılmaya başlaması, Bilgisayar Destekli Eğitim uygulamalarını
başlatmıştır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin tanımını verebilir misiniz?
Bilgisayar Destekli Eğitimin çeşitli tanımları verilmektedir. Bu tanımlardan ilkine
göre Bilgisayar Destekli Eğitim bilgisayar teknolojisinin öğretim sürecindeki uygulamalarınını
herbiridir. Bu uygulamalar bilgi sunmak, özel öğretmenlik yapmak,
bir becerinin gelişmesine katkıda bulunmak, benzeşim gerçekleştirmek ve sorun çözücü
veri sağlamak olabilir.
Başka bir tanıma göre ise, Bilgisayar Destekli Eğitim, öğrencilerinin bilgisayar sistemine
programlanmış olan dersleri etkileşimde programlanmış olan dersleri etkileşimde
bulunarak, doğrudan alabilmeleridir.
Bu tanımların bir sentezini ise bu ünite için kabul edilecek bir başka tanım vermektedir.
Bu tanıma göre; Bilgisayar Destekli Eğitim, bilgisayarların ders içeriklerini
doğrudan sunma, başka yöntemlerle öğrenilenleri tekrar etme, problem çözme,
alıştırma yapma ve benzeri etkinliklerde öğrenme-öğretme aracı olarak kullanılmasıyla
ilgili uygulamalardır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin temelinde uyarı, yanıt ve pekiştirme öğeleri bulunmaktadır.
Öğrenciye bilgisayara bağlı terminal veya monitörde uyarıcı olarak bilgi
sunulmakta, bu bilgiye ilişkin soruya öğrenci yanıt vermekte, yanıtın niteliğine göre
de kendisine pekiştirme sunulmaktadır. Bu etkinliklerin tekrarı belirli konularda
öğrenci davranışında değişiklik yapmaktadır. Bu da öğrenmenin oluşması anlamına
gelmektedir.
3. Eğitimde Bilgisayar Kullanımının Tarihsel
Gelişimi
Eğitimde bilgisayar kullanımının, yani bilgisayar destekli eğitimin tarihçesini bu
çalışmaya ışık tutması açısından Dünyadaki ve Türkiye’deki gelişimiyle incelemek
yerinde olacaktır.
1950’li yılların sonlarında Amerika Birleşik Devletleri’nde, Stanford ve Illinois gibi
gelişmiş üniversitelerde, bilgisayar yönetsel amaçlarla kullanılmaktaydı. 1960’lı ve
1970’li yıllarda maliyeti daha düşük bilgisayarların devreye girmesiyle, eğitim uygulamaları
ile ilgili projeler de geliştirilmeye başlanmıştır. Bu projelerden en önemlileri
IBM 1500, PLATO ve TICCIT sistemleridir.
Florida Eyalet Üniversitesi’nce gerçekleştirilen IBM 1500 projesi ile önceleri üniversite
düzeyinde bilgisayar destekli fizik ve istatistik öğretimi, daha sonraları 1960’ların
ortasında ise okuma ve matematik becerilerinin yükseltilmesine ilişkin öğretim
yapılmıştır.
Bilgisayarın eğitimde kullanılmasına ilişkin ilk geniş kapsamlı proje sayılabilen
PLATO ise İllinois Üniversitesince, Control Data Corporation işbirliğiyle gerçekleştirilmiştir.
Projenin amacı, üniversitelerde değişik disiplin alanında öğrencilerin bilgisayar
destekli öğretim gereksinimini karşılamaktır. Plato sistemi yıllardır başarı
ile uygulanmakta ve günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. TICCIT sistemi ise,
1977’de Texas ve Brigham üniversitelerince ortaklaşa geliştirilen ve özellikle Matematik
ve İngilizce derslerine yer veren bir projedir.
Amerika’daki bu projelerin etkisiyle, 1970’li yıllarda İngiltere, Fransa ve Federal Almanya’da
bilgisayar destekli öğretim konusunda aşamalar kaydedilmiştir. İngiltere’de
1980 yılında yürülüğe konulan "Mikro-Elektronik Eğitim Programı; Fransa’da
1983’te "100.000 Bilgisayar" hedefinin belirlenmesi ve bu hedefe kısa sürede varılması
üzerine 1985’te "Herkes için İnformatik" programının başlatılması; Federal Almanya’da
1975’te orta öğretimin üst kademelerine bilgisayar eğitimi verilmesi ve
daha sonra alt kademelerine de yaygınlaştırılması bu gelişmelere örnek olarak verilebilir.
Bilgisayar Destekli Eğitimin Türkiye’deki gelişimi nasıl olmuştur?
Günümüzde bilgisayarlar ve bunlara dayanan teknolojiden eğitimde yararlanılması
Türk Eğitim sisteminde de üzerinde çok durulan bir konu haline gelmiştir. Türkiye’de
1984 yılından beri bilgisayar destekli eğitimin eğitim ve öğretim kurumlarında
uygulanması gündemdedir.
Ancak bilgisayar destekli eğitim uygulaması, daha önceleri eğitim teknolojisinin
önemini vurgulayan ve eğitimin her kademesinde eğitim teknolojisinin işe koşulmasını
öngören Dördüncü ve Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planlarında ve Milli Eğitim
Temel Kanununun her derecede ve türdeki eğitim programlarının yöntem araç
ve gereçlerin bilimsel ve teknolojik esaslara, yeniliklere, ihtiyaçlara göre geliştirileceği
belirtilen 13. maddesinde temelini bulmuştur.
1984 yılında Türkiye’de ortaöğretim kurumlarına 1100 mikrobilgisayar alınmış ve
bilgisayar eğitimine başlanmıştır. Daha sonraları ise bilgisayar eğitimi yerine bilgisayarın
bir eğitim aracı olarak kullanıldığı bilgisayar destekli eğitim uygulamalarının
başlatılması uygun görülmüştür. 12-13 Ekim 1987 tarihlerinde İstanbul’da "Türkiye’de
Bilgisayar Destekli Eğitim Konferansı" düzenlenmiştir.
Türkiye’de bilgisayar destekli eğitim çalışmaları ilk olarak bu konferansta bilgisayar
destekli eğitim konusunda devlet eğitim sektörü temsilcileri ve yabancı uzmanlar
görüş alışverişinde bulunmuşlardır. Aynı toplantıda dönemin Başbakanı tarafından
belirtilen "Bilgisayar Destekli Eğitimde Bir Milyon Bilgisayar" hedefi Türkiye’de
bilgisayar destekli eğitime verilen önemin bir göstergesi olmuştur.
Bilgisayar destekli eğitim konusunda 5-6 Ağustos 1989 tarihlerinde İstanbul’da toplanan
"BDE Birinci Danışma Kurulu’nda uygulama modeli, yazılım, öğretmen yetiştirme,
donanım ve BDE deneme planlanması konuları tartışılmıştır. 26-27 Haziran
1990 tarihlerinde İstanbul’da toplanan "BDE Projesi Değerlendirme ve Danışma
Kurulu II. Toplantısı’nda ise Bakanlığın hedefleri doğrultusunda BDE’e yapılan ve
yapılacak yatırımlar görüşülmüştür.
Bilgisayarın eğitimde kullanılma çalışmalarının başlatıldığı 1984-1990 yılları arasında
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaöğretim kurumlarında yaklaşık 5000 adetlik
bir bilgisayar potansiyeli oluşturulmuştur. Mart 1990’da Milli Eğitim Bakanlığı
ile Dünya Bankası arasında imzalanan Milli Eğitim Projesi ile ortaöğretimdeki bilgisayar
adedinde artış olduğu kuşkusuzdur. Çünkü hedeflerinden biri yeni enformasyon
ve iletişim teknolojilerinin eğitim sistemine uygulanması olan bu proje çerçevesinde
53 lisede bilgisayar okur-yazarlığı ve bilgisayar destekli eğitim hedeflenmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ortaöğretim kurumlarında bilgisayarların
eğitimde kullanılmasına verilen önem, özel öğretim kurumlarına da yansımıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim kurumları Genel Müdürlüğü’nün 14 Ağustos
1991 tarih ve 60606 sayılı yazısı ile özel okul ve dersanelerde bilgisayarın eğitim-öğretim
ve yönetim faaliyetlerinde kullanılması gerekli görülmüştür.
Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı, bilgisayar destekli eğitimin önemli bir bütünleyici
olan yazılım konusunda da önemli aşamalar kaydetmiştir. 1989-1990 öğretim
yılında 37 ders için 2000 saatlik yazılım gerçekleştirilmiştir. 1990-1991 dönemi için
gerçekleştirilmesi öngörülen yazılım ise 5000 saatttir. Günümüzde Milli Eğitim Bakanlığınca
geliştirilen birçok ortak proje ile Bilgisayar Destekli Eğitimin yaygınlaştırılması
ve geliştirilmesi sürmektedir.
4. Bilgisayar Destekli Eğitimin Yararları
Kuşkusuz her yöntem ya da sistem bünyesinde yarar ve sınırlılıkları bir arada taşır.
Bir yöntemin yarar ve sınırlılıklarının bilinmesi ise o yöntemi uygulamak isteyenlere
ışık tutar. Dolayısıyla bu ünitede Bilgisayar Destekli Eğitimin önce yararları, daha
sonra ise sınırlılıkları anlatılacaktır.
Bilgisayar Destekli Eğitimin yararlarını şöyle sıralamak olasıdır;
• Bilgisayar Destekli Eğitim öğrencilere kendi hızlarında ve düzeylerinde ilerleyebilme
olanağı verir, dolayısıyla bireyselleştirilmiş, öğrenci merkezli bir öğretimin
oluşmasına yol açar.
• Bilgisayar Destekli Eğitim etkileşim sağladığı için en sıkıcı çalışmaları bile ilginç
kılabilir. Renk ve grafik gibi görsel uygulamalar sayesinde öğrenme etkili
kılınır.
• Hem anında dönüt sağladığı için, hem de sağlanan dönüt öğretmeninki gibi
herkesin içinde olmadığı için öğrenciye rahatlık sağlar.
• Benzeşimler sayesinde öğrencilere özgün ortamlar sağlar. Öğrenciler benzeşimler
yoluyla dış dünyaya açılma şansını bulurlar. Sınıf içinde uygulanması
olanaksız ya da tehlikeli olabilecek deneylerin gerçekleştirilmesinde de Bilgisayar
Destekli Eğitim yazılımları kullanılabilir.
• Bilgisayar Destekli Eğitim uygulamaları sayesinde öğretmen zamanını daha
rahat kullanabilir. Yazı tahtasına yazılarak zaman kaybına yol açan araştırma
türü çalışmalar bilgisayar aracılığıyla verilebilir. Öte yandan bir konuyu kaçıran
öğrenci öğretmeni rahatsız etmeksizin, aynı konuyu bilgisayardan işleyebilir.
5. Bilgisayar Destekli Eğitimin Sınırlılıkları
Bilgisayar Destekli Eğitimin sınırlılıkları ise şöyle sıralanabilir;
• Bilgisayar Destekli Eğitimde öğrencilerin bilgisayarla birebir etkileşimde olmaları
öğrenciler arası iletişimi engellemekte dolayısıyla öğrenciler sosyalleşme
sürecinden yoksun kalmaktadırlar.
• Bilgisayar yazılımlarında doğru ile yanlış arasına kesin bir çizgi çizildiği için,
öğrenciden mükemmeliyet beklenir. Bu durumda öğrenciyi yüreklendirecek
ve doğruya yönlendirecek bir mekanizma yoktur.
• Bilgisayarla çalışmak kuşkusuz kitap sayfası çevirerek yapılan çalışmadan
daha zordur. Dolayısıyla Bilgisayar Destekli Eğitim görecek öğrencilerin önceden
bilgisayar okur yazarlığını kazanmış olmaları gereklidir.
• Bilgisayar Destekli Eğitim yazılımları genellikle yabancı dil ve fen öğretimi
alanlarında yoğunlaşmıştır. Sosyal Bilgiler öğretimi alanında fazla yazılım geliştirilmemesi
bir eksikliktir.
6. Bilgisayar Destekli Eğitimde Öğretmenin Rolü
Bilgisayar Destekli Eğitimin verimliliğini sağlamada önemli rol oynayan etmenlerin
başında öğretmen gelmektedir. Bilgisayar Destekli Eğitim konusunda öğretmenlerin
yaklaşımı ise bu konuda aldıkları eğitime göre biçimlenmektedir. Her teknoloji
gibi bilgisayar da kendi başına bir mucize değildir. Bu teknoloji de insan unsuruna
bağımlı olup, onun yönetimi doğrultusunda iş yapabilmektedir. Dolayısıyla
Bilgisayar Destekli Eğitimde yer alacak öğretmenlerin bu alanda eğitim almış olmaları
gereklidir. Öğretmenler ancak bu eğitimi aldıkları takdirde Bilgisayar Destekli
Eğitim yönetiminde başarılı olabilirler.
Öğretmenlik meslek bilgisi kapsamında, öğretimin verimini arttırmaya ve her öğrenci
için üst düzeyde öğrenmeyi amaçlayan öğretimde denetimi sağlamak için öğretmenin
öğretim etkinliği öncesinde, sırasında ve sonrasında kullanması gereken
kimi nitelikleri de olmalıdır. Bu nitelikler Bilgisayar Destekli Eğitime aktarıldığında
karşımıza çıkan tablo şöyle olacaktır;
• Öğretmen, yardımcı bellek birimlerinde ortaya çıkabilecek bir arızayı teşhis
edip, sorumlulara telefonla aktarabilecek düzeyde, teknik terimleri
öğrenmiş olmalıdır.
• Öğretmen telefon veya yazıyla kendisine iletilen ve silme, kopyalama gibi
basit işlemlerden oluşan bir süreci gerçekleştirebilecek beceri düzeyinde
olmalıdır.